.
GÜLÜM
Şu garip gönlümü kimse bilir mi?
Gel otur yanıma sor gülüm gülüm..
Şu viran bahçede güllerim solmuş
Şu viran bahçeyi gör gülüm gülüm.
Bahçemi beğenip kalırsan eğer
Senin bir gülüşün cihana değer
Benim olur seversen eğer,
O zaman Şerif’i gör gülüm gülüm
Şerif COŞAR (SALİHOĞLU)
(09.06.1979)
Ahmet KABATAŞ’ın hatıra defterinden alınmıştır.
(Şiiri gönderen Oğuz KABATAŞ' a teşekkür ederiz)
ELLER Mİ SEVDİ?
Gözlerin nemlenmiş rüzgâr mı değdi?
Dokunsam akacak yanaklarına.
Nerede o gülüş nerede nazın,
Yoksa canım seni eller mi sevdi?
El ele verdiğimiz zaman dün gibi,
Beni nasıl sevdiğin belli gün gibi,
Her anını hatırlarım bir düğün gibi,
Yoksa canım sana yıllar mı değdi?
Uzaktan uzağa kinle bakma gel.
İçimde kabaran oldu azgın sel.
İstersen öldür beni başım beşe böl.
Yoksa canım seni kinin mi boğdu?
Güzel olur İskilip’in üzümü,
Kesme canım bitireyim sözümü,
Sensiz kaybetmişim kendi özümü,
Yoksa canım seni yad’lar mı sevdi?
Şerif uzaklardan bakamaz oldu.
Benim gençlik sende güzellik soldu.
Yıllardır her günüm kederli oldu.
Yoksa canım gönlünü eller mi aldı.
18.01.1982
İskilip
İŞİN NE
Dağ başında açan yaban gülüsün,
Ovada enginde söyle işin ne?
Sessiz sessiz gülen badem şekersin,
Zebani suratla söyle işin ne?
Yanakta gamzeler çekik o gözler,
Ömür boyu duymak istenen sözler,
Canavara dönmüş çevrende gözler,
Bir sürü aç kurtla söyle işin ne?
Gülen gözle hiç mi asılma bilmez?
Dönen diller hiç mi yorulmak bilmez?
Tatlı sesin hiç mi kısılmak bilmez?
Söyler misin bana yerde işin ne?
Bilmem Allah seni cennetten kovdu.
Belki de seherde güneşle boğdu.
Acıdı peşinden bin kere övdü.
Madem melek idin burada işin ne?
ŞERİF SALİHOĞLU